Bu gece, mukaddes bir yolculuğun ve manevi bir yükselişin ifadesi olan Miraç Kandili… Bursa’nın Nilüfer ilçesinde bulunan dünyanın en geniş kubbeli camii unvanına sahip Edebali Camii’nden yapılacak Miraç Kandili “Özel” yayını TRT 1’de SAAT 21:00
Miraç Kandili Mesajı
Tarih: 27.06.2011
28 Haziran 2011 Salı gününü çarşambaya bağlayan gece Miraç Kandilini idrak edeceğiz.
İsra ve Miraç; Peygamber Efendimizin (S.A.V) Cenab-ı Allah’ın izni ve
keremiyle takdir buyrulan bir zaman diliminde önce Mescid-i Haram’dan
Mescid-i Aksa’ya ve oradan da zaman ve mekanın sahibi Yüce Mevlanın
sonsuz ayet ve kudretini müşahede etmek için semaya yaptığı pek çok
ilahi hikmet ve bereketi içinde barındıran manevi bir yolculuktur. Her
şeyden önce Miraç, başta Efendimiz aleyhisselat-ü vesselam olmak üzere
her bir Müslüman için manevi bir terfi, Yüce Rabbimizle buluşma ve
selamlaşma, O’nun katında yücelme ve yükselme ve bu vesile ile yüksek
insani sorumluklar üstlenmek demektir. Bugün bize düşen Miracın
metafizik mahiyetini, bütün ayrıntıları ile ele almak değil, miracın
ruhu, manası, hikmeti, hakikati ve evrensel mesajları üzerinde yeniden
düşünmektir. Mübarek gün ve gecelerin bugün eriştiği anlamları ihmal
etmeksizin değerlendirmek gerekir. Birer izzet ve ikram fırsatı olarak
bugün ve gecelerden gerekli dersleri almak, hayatımızı bu manevi
fırsatlar üzerinde yoğunlaşarak beslemek gerekir.
Kabul etmek gerekir ki bugün insanlığın geneli için kaygı duymak her bir
Müslümanın öncelikli ödevleri arasında yer almaktadır. Bugün Miracın
yücelme ve yükselme anlamlarını dikkate alarak insanlığın gelişme,
ilerleme ve yükselme kriterlerini yeniden gözden geçirmek zorundayız.
Zira insanlığın bugün sahip olduğu maddi refah düzeyi ve bu düzeyi
yakalamak için içine düştüğü ahval ve şerait dünyanın geleceği konusunda
sorumluluk sahibi her bir insanda büyük kaygılar uyandırmaktadır.
Dünyaya bağlanma, bireycilik, bencillik, hayatın esas anlamlarına karşı
kayıtsız kalma sonuçta yeryüzünün fesadına yol açacak bir insan
yetiştirme düzenini sorgulamayı gerekli kılmaktadır. Tarih bize
milletlerin ve devletlerin sadece siyasi kudret, ekonomik güç ve
teknolojik üstünlükle yükselemeyeceğini açık bir şekilde göstermiştir.
Dünya ve ahiret dengesine önem veren yüce dinimiz açısından maddi refah,
ekonomik gelişme ve üretim elbette önemlidir. Ancak manevi değerleri
yok sayan bir maddi kalkınma, haram helal tanımayan bir ekonomik
gelişme, insana emeğe ve çevreye saygı duymayan bir üretimin insanı
yüceltmediği aşikârdır.
Miracın manevi anlamalarına odaklanarak gerçekte Hz. Peygamberin
yaşadığı bu büyük tecrübeden dersler çıkarmak ve insanlığın izzet ve
itibar arayışını yeniden sorgulamak gerekir. Hayatın gerçek anlamlarını
örtbas etmeye yönelik adımlar sonuçta maneviyatı çökertmekte hayatı
anlamsız bir oyun ve eğlenceyle eş tutan bir düzeneğe teslim etmektedir.
Esasen her Müslümanın şartsız bir teslimiyetle eda ettiği beş vakit
namaz gerçekte her daim Allah’ın adını yüceltme, onu anma ve hayatın
merkezine yerleştirmek gibi anlamlar taşımaktadır. Müslümanların birer
Miraç ikramı olarak gördükleri namaz böylece gerekli teslimiyet ile eda
edildiğinde dünya ve ahret dengesinin biri lehinde diğerini ihmal ederek
gerçekleştirilmesine imkân ve ihtimal bulunmamaktadır. Bu anlamda
Miraçta Sevgili Peygamberimiz ile Yüce Rabbimiz arasında gerçekleşen
diyalog ve selamlaşmanın (tahiyyat) bir Miraç hediyesi olan
namazlarımıza yerleştirilmiş olması namazın müminin miracı sayılması
bakımından son derece önemlidir. Bu nedenle Mirac-ı Nebi vesilesiyle hem
bu gecenin izzet ve itibarına ortak olmak üzere namazlarımızı gereken
dikkat ve ciddiyetle eda etmek hem de bu vesileyle Allah
katındaki durumumuzu sık sık gözden geçirmemiz gerekmektedir. Müslümanın
korku ve ümit içindeki arayışı uçurumun kenarındaki insanlık için her
zaman umut olacaktır. Dünyanın gidişatına dikkat kesilmek, insanlığın
hissedilir düzeyde maneviyat kaybına maruz kalmasına sebep olan
fitnelere karşı uyarılmasına birer vesile olan Kur’an-ı Kerim’in apaçık
ve duru mesajlarına kulak kesilmek gerekir. Cenab-ı Allah’ı unutmaya yol
açan hile ve desiselere karşı Kur’an’la yenilenmek, namazla dirilmek ve
insanlık için hayırlı ümmet müjdesine layık olmak gerekir. Miraç, bütün
bu hususları bize hatırlatan yönleriyle her birimiz için bir rahmet ve
mağfiret vesilesidir.
Unutmayalım ki dua da bir miraçtır ve dua, Allah ile kul arasında yüksek
bir diyalog ve selamlaşmadır; insanın bu dünyadaki yalnızlığını gideren
en büyük buluşmadır.
Miracın bu engin anlamları üzerinde tefekkür ederken, miracın
topraklarında on yıllardır süre gelen, bölgenin ve bütün insanlığın
huzur ve barışını tehdit eden zulüm ve haksızlıkları unutmayalım. Yanı
başımızda dost, kardeş, komşu ve akraba olduğumuz Suriyeli
kardeşlerimizin içine girdikleri kaos ve sıkıntıdan yükselerek
kurtulmaları için dua ve niyazda bulunmayı ihmal etmeyelim.
Bu duygularla ülkemizde ve dünyada yaşayan bütün Müslüman
kardeşlerimizin kutlu Miraç Kandilini tebrik ediyor, Miraç Kandilinin
aziz milletimizin, Alem-i İslam’ın ve bütün insanlığın yüksek değerlerle
yücelmesine vesile olmasını Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum.
Prof. Dr. Mehmet Görmez
Diyanet İşleri Başkanı
Miraç Kandili TV Programları
Tarih: 28.06.2011
BAŞKANLIĞIMIZ RESMİ VE ÖZEL TV KANALLARI
İŞBİRLİĞİ İLE 2011 YILI MİRAÇ KANDİLİ
MÜNASEBETİYLE HAZIRLANAN
“KUR’AN-I KERİM VE MEVLİT PROGRAMLARI”
TV/ RADYO
|
TARİH
|
SAAT/ZAMAN
|
DÜZENLENDİĞİ
İL/İLÇE
|
CAMİİ ADI
|
TRT TV 1
|
28.06.2011
|
21.30
|
Nilüfer/BURSA
|
Edebali Camii
|
Sun TV
|
28.06.2011
|
20.45
|
Selçuklu / KONYA
|
Hacıveyiszade Camii
|
Kon TV
|
28.06.2011
|
20.45
|
Selçuklu / KONYA
|
Hacıveyiszade Camii
|
Kanal 7
|
28.06.2011
|
20.30
|
Eyüp/İSTANBUL
|
Eyüp Sultan Camii
|
Tek Rumeli TV
|
28.06.2011
|
Akşam Namazını Müteakiben
|
Bayrampaşa/İSTANBUL
|
Yüce Camii
|
Beyaz TV
|
28.06.2011
|
Akşam Namazını Müteakiben
|
Çankaya/ANKARA
|
Kocatepe Camii
|
TGRT Haber
|
28.06.2011
|
20.45
|
Zile/TOKAT
|
Yunus Emre Camii |
|